Ankara’da büyük metrekarede ve yüksek hat sayısına sahip ilk bowling ve eğlence merkezi olan Rollhouse Spor ve Eğlence Merkezleri’nin İdari sorumlusu Sinem Aydın’a sektördeki başarısını sorduk.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Bilkent Üniversitesi İletişim ve Tasarım Bölümü’nden mezun olduktan sonra Amerika’da kısa bir işletme pazarlama eğitimi aldım. Aile şirketimiz olan Sevsel A.Ş.’de, Rollhouse Spor ve Eğlence Merkezlerinin idaresinden sorumluyum.
Başarı tanımınız nedir?
Birçok iş başlar başlamaz sevilemiyor, öğrendikçe, konulara hakim oldukça yıllar içinde daha da zevk veriyor. Dolayısı ile bence yaptığınız işte başarılı olmanın gereklerinden biri eğitimden sonra, gereken tecrübeye sahip olmak. Her şeyi kısa sürede tecrübe edemeyecekseniz de, sizden öncekilerin tecrübelerini yaşamışcasına hayatınıza katmanızda fayda var.
Sloganımız; “Çok Çalıştınız Artık Eğlenin!” Misafirlerimiz, hak ettikleri güzel ortamda iş ve yaşam stresini atabilsin diye biz sloganımızın tersini kendimize uyguluyor ve çok çalışıyoruz. Ancak çalışma alanımızı eğlenceli kılarak, iki işi aynı anda yaparak başarıya yaklaşabiliyoruz.
İşinizde sizi farklı, özel kılan yönler neler?
Rollhouse, Ankara’da büyük metrekarede ve yüksek hat sayısına sahip ilk bowling ve eğlence merkezi. İlk olmanın verdiği bir örnek teşkil etme misyonumuz var. Avrupa’da en çok uluslararası turnuvaya ev sahipliği yapmış şirketlerden biri olarak, konusunda tecrübesi çok yüksek arkadaşlarla çalışmaktayız. Bu tecrübeler ve ekiple, özel şirketlere ve kurumlara yaptığımız organizasyonlarda, misafirlerimizi istekleri doğrultusunda iyi ağırlayabildiğimizi Düşünüyoruz.
Heyecanın son trendi lazer oyun alanı, eğlencenin yeni rengi çocuk oyun alanı, lezzetin mutlu hali Downtown Food Club ile Rollhouse Armada’da üç yeni tutkuyu bir arada buluşturarak güzel bir ilke imza attık.
Rollhouse denilince akla; spor, eğlence, yemek, huzur ve rahat bir ortam geliyor. Bu duyguların hepsini Ankara’ya hissettiriyoruz, bizim için en büyük başarı ve mutluluk budur.
Sizce başarının anahtarı nedir?
Bizim işimizin rengi insan. Her gün kendime hatırlattığım şey, insana insanla hizmet ettiğimiz. Herkesin tahammül ve tolerans noktası var. İş yerimin ve kendi huzurumun olması için bu noktaları iyi sentezlemek gerekiyor.
İşinizde olmazsa olmazınız nelerdir?
Gün içinde salonda gezerken bowlinge gelen arkadaşlarıma rastlamak olmazsa olmazımdır. Geçmişten gelen ya da burada tanıştığım arkadaşlarıma rastlayamadığım zamanlar, kendimi başkasının işletmesinde, başka bir iş yapıyor gibi hissediyorum. İşimizi eğlence ve keyfe çeviren bizi yalnız bırakmayan dostlarımızdır.
Yoğun tempoda çalışan bir kadın olarak kendinizi nasıl motive ediyorsunuz?
Tabiki bowling oynayarak. Bunun dışında evime kurduğum küçük bir cam atölyem var. 900 derecenin üstünde bir ısı ile çalıştığım için hata affetmiyor ve müthiş bir konsantre istiyor. Bu süre zarfında başka şey düşünmediğimden güzel bana bir dinlence oluyor. Ayrıca aktif olarak yoga, snowboard ve dalış yapmaktayım.